Kawasaki Versys 1000 LT, 2014 Suzuki V-Strom 1000 ABS, 2015 Yamaha MT-09 Tracer

Kawasaki Versys 1000 LT, Suzuki V-Strom 1000 ABS, Yamaha MT-09 Tracer. Avrupa ve Japon üreticileri tarafından piyasaya sürülen, kapsamlı şekilde geliştirilmiş modeller sayesinde, macera motosikletlerinin sayısı son yıllarda oldukça arttı.

Bunlardan bazıları, her türlü engeli aşabilen 19 ila 21 inç kalınlıktaki ön jantları, sağlam koruyucuları, hayati bileşenleri koruyan darbe muhafazaları ve neredeyse her türlü zemine tutunabilen dual-sport lastikleri sayesinde gerçek birer arazi araçları haline dönüştüler.

Diğer alternatifse daha ziyade popüler bir tasarım ve rahatlık sunan türde off-road hüneri sergilemek için biraz ödün veren ama konforu da elden bırakmayan uzun yol için tasarlanmış modeller ve karşınızda bu tanıma uyan 3 motosiklet.

Kawasaki Versys modeli (solda) yalnızca yol sürüşü için üretilmiş. Yamaha MT-09 Tracer modeli (ortada), 17 inçlik jantları ve sport-touring tekerlekleri var. Suzuki V-Strom (sağda) ise 19 inçlik ön jantı ve 90/10 dual-sport tekerlekleriyle hafif bir off-road sürüşünü kaldırabilmekte.  

Uzun ve geniş gidonlar, dik sele pozisyonları ve uzun yol amortisörü gibi macera motosikletlerinde yer alan yüksek performanslı motor ve şasiler, iyi rüzgâr koruması ve su geçirmez kilitlenebilir çantalar gibi spor tourer modellerinde yer alan  özellikleriyle  türü kesin olarak belli olmayan bu motosikletleri “sokak macera” motorları veya “crossover” motorlar olarak adlandırıyoruz.

Ancak şüphe götürmeyen tek şey, bunların çok yönlülüğü. Crossover motorlarla gezinti yapmak, peg sürtmek, otoyol gezintisine çıkmak ve dengeli bir şekilde hafif offroad  yapmak mümkün.

Bizde bu sefer ki karşılaştırmalı testimiz için,crossover in en güncel üyelerinden  2015 Kawasaki Versys 1000, 2015 Yamaha MT-09 Tracer ve bir de 2014 Suzuki V-STROM 1000 ‘i bir araya getirdik. 2014 Suzuki V-Strom 1000 ABS modeli, rengi haricinde 2015 yılında da değişmeden piyasaya sürüldü.

Her ne kadar motor konfigürasyonları , Kawasaki’nin dört zamanlı 1,043cc, Yamaha’nın üç zamanlı 847cc ve Suzuki’nin de 90-derece V-twin    1,037cc  silindir hacimleriyle  farklılık gösteriyor olsa da, özellikle yüksüz ağırlıkları hesaba katıldığında, performans rakamları karşılaştırılabilir boyuttaydı.

Bizler yaşları 40’ların başı ile 60’ların başı arasında değişen,  yumuşak seleleri takdir edecek kadar olgun ve hepsi de “ortalamadan” daha ağır 85 kiloluk kişiler olarak,  crossover üçlüsü ile birkaç günlüğüne yollara düştük.

Motorları, en sevdiğimiz test yollarında sürdük ve  gaz koluyla ilgili heyecanımızı dizginleyemedik Kaldı ki yakıt tasarrufu rakamlarımız bu coşkumuzu gayet iyi yansıtmaktaydı. Biz,  bir şeyden sonuna kadar faydalanmayı seven bir ekibiz bu bağlamda motorlarımızı her türlü yol şartında denemeye karar verdik. 

Üç motorun hepsi, iyi bir rüzgâr koruması sağlayan ayarlanabilir ön cama sahip motosikletler. Güçlü motorları severiz, ancak motorların hem aşırı vibrasyon olmadan heyecan verici özelliklere sahip olmasını hem de gücün kesintisiz ve düzgün bir şekilde iletilmesini isteriz. Yani keyfimize de düşkünüz.

     Bu motosikletlerin hepsi spor motorundan türetilmiş motorlara sahip motorlardır. Teknik Tablodan görülebileceği gibi, gücü lineer olarak idareli bir şekilde dağıtmaktadırlar ve tork eğimleri de gözle görülür derecede düzdür. Kawasaki’nin 1,043cc dört zamanlı motoru, en yüksek beygir gücünün 110.2 ve maksimum torkun da 69.3 lb-ft olmasını sağlarken; Suzuki’nin 1,037cc V-twin motoru, yalnızca 93,8’de beygir gücünün zirvesine varmasına rağmen, 7000rpm ile bunu yakalamakta ve hatta geçmektedir.

Suzuki, yalnızca 4,000rpm’de maksimum torka ulaşıyor (68.6 lb-ft), bu durum özellikle, dar bir virajdan çıkarken veya en yüksek viteste gezinirken hızlı bir geçiş yapmak istediğinizde yaşanmaktadır. Ancak, Kawasaki ve Yamaha maksimum torka sırasıyla 7,200 ve 8,400 rpm’de ulaşmakla birlikte Yamaha’nın 847cc üç zamanlı motoru, 8,000 rpm altında diğerlerinden biraz geride kalmakta ama hafif olan ağırlığı bu dezavantajı ortadan kaldırmakta.

Versys’in dört zamanlı motoru, ipeksi bir yumuşaklık, canlı bir gaz kelebeği yanıtı ile  bir güç iletimi ile ön plana çıktı. Ancak, seyir hızında korkutucu derecede sessiz olmasına karşılık, gaza yüklenildiğinde bir kaplan  gibi inledi ve 7,000rpm üzerinde bir roket gibi havalanarak hem seleye hem de peglere güçünü hissettirdi ancak  Versys, otoyoldaki yol sürüşü sırasında  motor ısısını sürücüye bir miktar yansıtan tek motor oldu. fakat rahatsız edici limitlerin altındaydı.

V-Strom’un etkin V-twin motorunun hem sesi hem de verdiği his harikaydı. Tüm rpm’lerde çekişi çok kuvvetli ancak diğerlerinin sahip olduğu yüksek rpm’ye ulaşma yetisinden biraz yoksun idi. her zaman çok rahat ve tepkilere hazır, Suzukı de bizi ne vibrasyon ne de ısı rahatsız etti.

Tracer’ın üç silindiri tam bir Jekyll ve Hyde kalitesine sahip. Bir yanda, bu gurubun içindeki en heyecan verici, insanı büyüleyen ve holiganımsı bir karaktere büründüren motora sahipken; diğer yanda da otoyolda kaba ve erkeksi bir  his veriyor. Tam güçte, A ve STD elektrik kontrollü gaz kolu modundayken, gaz kelebeklerinin yanıtı çok keskin oluyor (B modu daha kullanıcı dostu ancak bu durumda 96.7 beygir gücüne düşmeyi göze almak gerekiyor). Kawasaki ve Suzuki geleneksel mekanik gaz kelebekleri kullanıyor ancak Kawasaki Tam ve Düşük güç modları sağlayabilmek amacıyla iki farklı yakıt enjeksiyonu arasında seçim şansı sunuyor.

Test güzergâhımızda, Çukurlu bozuk asfaltan , mükemmel şekilde döşenmiş geniş yollara,  ve gittikçe daralan kör virajlara kadar pek çok çeşit yol bulunmaktaydı. Üç crossover motorun tamamını  yüksek ve aynı  tempo ile test etsek te hepsinin farklı seviyelerde efora ihtiyacı vardı.

En hafif ağırlık, en kısa aks açıklığı ve en sportif direksiyon geometrisi ile Yamaha en çevik olanıydı; ancak nazik gaz kelebeği,yumuşak amortisörü, nispeten donuk olan frenleri ve sert lastikleriyle güvenimizi biraz sarstı.

Suzuki ve Yamaha’dan daha ağır olan Kawasaki, en ağır olma hissini veriyor olsa bile, en geniş gidona sahip olmasına rağmen dışa doğru çekme eğilimindeydi. Biraz daha fazla efor harcamayı gerektirebiliyor olsa da Kawasaki yine de nereyi gösterirsek oraya gideceği ve yersiz bir zamanda beklenmedik bir şey yapmayacağı konusunda güvenimizi kazandı. Bunun bir nedeni de mükemmel Bridgestone Battlax T30 lastiklerine sahip olmasıydı.

En uzun aks açıklığına ve hem en dar gidona hem de en dar tekerlere sahip olan Suzuki, çeviklik ve yön tutma davranışı konusunda diğer ikisiyle bir denge sağladı. Bize en doğal ve en nötr hissini yaşattı.

Motosikletlerin nasıl idare edileceği konusundaki diğer ana etkenlerin en önemlileri, amortisör ve frenleridir. Hepsi, ayarlanabilen ön ve arka amortisörlere, standart ABS ve üç diskli frenlere sahipler.

Tracer ‘ın amortisörleri diğerleriyle karşılaştırıldığında (özellikle bozuk yollarda) çok yumuşak ve eksik sönümlü kalıyor ve ayrıca arka ön yük dağılımının gerekli rahatlığını sunamıyor. Yamaha’nın frenleri güçlü ancak fren kolunun çok sıkı çekilmesini gerektiriyor ve çok da fazla geri bildirim sağlamıyor.

En yüksek süspansiyon seviyesiyle (6,3 inç ön/arka), Suzuki hafif off-road kullanımı için tasarlanmış tek motosiklet. Özellikle bozuk asfalt üzerinde uyumluluğu çok iyi ancak genel amortisör sistemi  çok sert.

Kawasaki ise, esnek ancak yine de duyarlı süspansiyonu ile kalbimizi kazanırken, Kawasaki ve Suzuki’nin güçlü ve kolay ayarlanabilen frenlerinden eşit şekilde etkilendiğimizi söylemek gerekir.

Bu motosikletlerin DNA’sında macera olduğundan, hepsinin seleleri yüksek bir yapıya sahip. Kawasaki’nin sabit yüksekliği 33.1inç iken Suzuki’ninki 33.5inç. Yamaha’nın dual yükseklikleri 33.3/33.9 inç. Sele konforuyla ilgili bir kaç şikâyet olsa da, en geniş ve yumuşak sele, özellikle de yolcu için geniş bir yer sunan Kawasaki’ye ait. Suzuki, bu konuda ikinciliği olarak elde etse de, Yamaha’nın selesi çok daha sert ve sele üzerinde oturmaktan ziyade yüksekte oturuyor hissi vermekteydi.

Ayak yeri, panel boyunca oldukça geniş ve dik, gidonları doğal ve düşük baskılı bir sürüş pozisyonu sağlamakta. Hepsinin manuel olarak ayarlanabilen ön camları mevcut ve hepsi de sürücünün göğsüne rüzgâr gelmesini engellemekte. Geniş direksiyonu ve standart el korumalarıyla, en iyi rüzgâr korumasını Kawasaki sağladı.

Söz konusu touring olduğunda, testte en yüksek yük kapasitesine sahip olan Kawasaki ve Suzuki , Yamaha’ya  göre bir yolcu ve donanımı kolaylıkla tolere edebilmekte. Kawasaki’nin Givi-yapımı 28-litre çantalarının her ikisine de bir adet tam yüz kaskı sığabiliyor. Ancak Suzuki’nin 26-/29-litrelik çantalarına veya Yamaha’nın 22-litrelik çantalarına tam yüz kaskı sığamıyor ve Kawasaki’nin çantasını açmak, kapamak ve çıkarmak çok daha kolay.

 Macera tipi motosikletlerin en çekici yanlarından biri de geniş ayak yeri ve dik sele pozisyonları. Asıl zorluk ise üç selenin de 33inçten yüksek olmasıydı. Suzuki ve Yamaha, aksesuar olarak düşük seleler sunmakta.

 Kawasaki ve Yamaha’nın, zincir bakımını gerçekten çok kolaylaştıran orta sehpası varken, Suzuki’nin ne yazık ki yok. Çanta demirleri Kawasaki ve Suzuki’de standart olarak mevcutken, Yamaha’da yok. Suzuki ve Yamaha’da vites göstergeleri ve 12V çıkış varken, bunlar Kawasaki’de yok. Hiçbiri ısıtmalı elcik sistemine  sahip değil.. 

 Bu crossover motosikletlerin her birinde hoşunuza gidecek pek çok özellik bulunmakta. Yamaha MT-09 Tracer, en heyecan verici motora sahip olan, en hafif motosiklet olmuş. Ancak, solo sürüşe olan eğilimi, yakıt sorunlarına sahip olmasının yanı sıra amortisör ve frenler konusunda diğerlerinin gerisinde kalmış. En yüksek alt-uç torku ve doğal sürüşü ile Suzuki V-Strom 1000 ABS, 19inç ön jant, dual-sport lastikleri ve sağlam yapısı sayesinde çok yönlü motosiklet olmuş.

Bu testimizin sonuçunda özellikle sokak tarzı macera touringi için, Kawasaki Versys 1000 bizim en iyi seçeneğimiz oldu.. Hızlı ve rahat olmasının yanı sıra, en iyi rüzgâr korumasına ve en geniş çantalara sahip ve iyi bir süspansiyon sunmakta. Kawasaki sağladığı donanım ve fiyat performansı ile de rakiplerinin bir adım ilerisinde.

Test motorlarımızdaki bazı aksesuar ve donanımlar farklı ülkelerde opsiyonel olarak satılabilmektedir.

ÖzelliklerVersys 1000
Motor Tipi4 zamanlı, su soğutmalı, sıra 4 silindir
Motor Hacmi (cc)1043
Silindir çapı x strok (mm)77 mm x 56 mm
Sıkıştırma Oranı10.3:1
Yakıt SistemiElektronik enjeksiyon
Maks. Güç (kW@dev/dak)118 PS @ 9.000 rpm
Maks. Tork (Nm @ dev/dak)102 N.m (10.4 Kgf.m) @ 7.700 rpm
AteşlemeDijital
ÇalıştırmaFull enjeksiyon 38 x 4 Keihin oval alt
Şanzıman6 vites
Güç AktarımıZincirli
Boyutlar (UxGxY) (mm)2240 mm x 895 mm x 1400-1465 mm
Tekerlekler arası mesafe (mm)
Sele yüksekliği (mm)840 mm
Yerden açıklık (mm)150 mm
Yakıt kapasitesi (litre)21 Lt
Ağırlık214 Kg

ÖzelliklerV-Strom 1000 ABS
Motor Tipi4 zamanlı 2 silindirli, su soğutmalı, DOHC, 90° V Motor
Motor Hacmi (cc)1037
Silindir çapı x strok (mm)100,0 mm x 66,0 mm
Sıkıştırma Oranı11.3 : 1
Yakıt SistemiYakıt enjeksiyonu
Maks. Güç (kW@dev/dak)100 hp (73.5kW)
Maks. Tork (Nm @ dev/dak)103 nm @ 8000 d/d
AteşlemeElektronik ateşleme(Transistörlü)
ÇalıştırmaElektrikli
Şanzıman6 vitesli sürekli geçme
Güç AktarımıZincirli
Boyutlar (UxGxY) (mm)2,285 mm x 865 mm x 1,410 mm
Tekerlekler arası mesafe (mm)1555 mm
Sele yüksekliği (mm)850 mm
Yerden açıklık (mm)165 mm
Yakıt kapasitesi (litre)20.0 L
Ağırlık228 kg

ÖzelliklerMT-09 Tracer
Motor Tipi3 silindir, 4 zamanlı, sıvı soğutmalı, DOHC, 4-subap
Motor Hacmi (cc)847
Silindir çapı x strok (mm)78,0 mm x 59,1 mm
Sıkıştırma Oranı11,5 : 1
Yakıt SistemiYakıt enjeksiyonu
Maks. Güç (kW@dev/dak)84,6 kW (115PS) @ 10.000 dev/dk.
Maks. Tork (Nm @ dev/dak)87,5 Nm (8,9 kg-m) @ 8.500 dev/dk.
AteşlemeTCI
ÇalıştırmaElektrikli
ŞanzımanSıralı, 6-zamanlı
Güç AktarımıZincirli
Boyutlar (UxGxY) (mm)2.160 mm x 950 mm x 1.345 mm max 1,375 mm
Tekerlekler arası mesafe (mm)1.440 mm
Sele yüksekliği (mm)845 mm
Yerden açıklık (mm)135 mm
Yakıt kapasitesi (litre)18 L
Ağırlık210 kg

Kaynak ; Greg Drevenstedt